Bu günkü köşe yazımı anne babaların görevleri hakkında yaptığım araştırmalardan edindiğim bilgileri siz okurlarımla paylaşmak istiyorum.
Anne- babalık her bireyin ulaşmak istediği en güzel mertebedir şüphesiz. Ancak her işte olduğu gibi anne-babalığı öğrenmek için de çaba harcamak gerekir düşüncesindeyim. Yeni başlayacağımız her iş öncesinde onunla alakalı araştırmalar yapar;
Öğrenmeye, eksikliklerimizi gidermeye çalışırız. Mesela, araba kullanmayı bilmeyen biri araba kullanmaya karar verdiğinde trafiğe çıkmadan önce bir kursa kaydolur, uzmanlardan yardım alır, pratik yapar ve bu birikime ulaşana kadar bir hayli çaba sarf eder, nihayetinde de öğrenir.
Oysa ki Anne, baba olma aşamasında pek çok kişinin ebeveynlik noktasında bilgilenme adına hiçbir çalışma içerisine girme eğiliminde olmadan, şoför koltuğuna oturuverdiğine tanık oluruz.
Hayatta her şeyden daha önemli bir görev olan anne- babalık hususunda bu ciddiyet ve gayreti göstermiyor oluşumuz çok manidardır. Bu husus kolay yolu seçmeyecek kadar, çocuklarımız üzerinde deneme yapmayacak kadar ve gerektiğinde değişebilecek kadar ciddiye alınmalıdır.
Mesleğimizin bakış açısıyla sosyal roller. Görev diyorum çünkü türümüzün devamı, kültürümüzün devamı, tarihimizin devamı olması için de anne babalık görevini üstleniyoruz.
Bu görev aynı zamanda kendimizin de bizden sonra devamı için kendimize verdiğimiz çok önemli bir görev olmakta.
Bununla birlikte, inançlarımızın, ideallerimizin ve hayallerimizin gerçekleştiremediğimiz kısımlarını gerçekleştirmek üzere bir başka bireyi yaşama hazırlamak da diyebilir miyiz? Karı koca olmayı başarabilmek için anne baba olma önkoşulu ile birliktelikleri güvence altına almak da bir başka
Evlendiğimizden itibaren henüz hazır olmasak bile içinde bulunduğumuz sosyal çevrenin beklentileri için anne baba olmak da.
Dayatmalara karşı durup resmi olmayan birlikteliklerin içinde anne baba olmak da. Eğitim seviyemizi, bilinç düzeyimizi çağın seviyesine Getirememek de hazır olmadan anne baba olmayı getirivermekte karşımıza.
Bunlar gibi birçok gerekçe bizi anne baba olmaya yöneltmekte. Her şeyin yolunda gitmesi halinde bu görevimizin olumlu geri bildirimleri anne baba olarak bizleri yüceltmekte, gururlandırmakta ve mutlu etmektedir. Ancak olumsuz giden durumlarda sonuçlar ne yazık ki anne babadan daha çok çocuklara yansımakta, çocukların yaşantılarında telafisi güç ya da imkânsız örselenmeler bırakmakta,
Yetişkinlerin verdikleri karar ve uygulamalarının olumsuz sonuçlarının bedellerini çocuklar karşılamaktalar.
Sosyal uyumsuzluk, ruhsal ve bedensel sağlıksızlık, suça eğilim, toplumsal barış için risk taşıyan kişiler olarak aramıza katılmaktalar
Tüm ebeveynler çocuklarının okulda ve hayatta başarılı olmasını ister. Önemli beceriler kazansınlar, özgüven geliştirsinler, akademik başarıları yüksek olsun, doğru kişilik geliştirsinler ve doyumlu bir yetişkin yaşamı yürütebilsinler.
Ancak anne babaların birçoğu tamamen iyi niyetle, ne yaptıklarını farkına varmadan, çocuklarına yardımcı olmak, yüklerini hafifletmek adına canla başla mücadele ederler.
Unutmayın, çocuklar işaret parmaklarını değil ayak izlerini takip ederler.
Bir şekilde yerine getirerek vermek istediğimiz mesajı davranışlarımızla vermeliyiz.
Hoşça kalın Dostça kalın ama gönül kapınızı asla kapatmayın.