Son günlerde Türkiye genelinde özellikle büyükşehirlerde sıkça karşılaşılan yol ve kaldırım işgalleriyle ilgili önemli bir adım atıldı. Vatandaşların CİMER ve belediye ihbar hatlarına yaptığı yoğun şikâyetler doğrultusunda, izinsiz şekilde park alanlarını kapatanlara karşı yeni bir denetim süreci başlatıldı.
Sokaklara duba, sandalye, kasa, pet şişe gibi malzemeler koyarak park yerlerini şahsi mülk gibi kullanmaya çalışan kişiler artık cezasız kalmayacak. Belediyeler ile emniyet birimlerinin koordinasyon içinde yürüttüğü çalışmalarda bu tarz işgaller Kabahatler Kanunu kapsamında değerlendirilerek para cezası uygulanacak.
Yetkililer, yalnızca belediye zabıtalarının ve trafik ekiplerinin kamuya ait alanlara geçici işaretleme yapma yetkisi olduğunu hatırlatarak, vatandaşların kendi başına bu tür uygulamalara gitmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtti. Ayrıca izinsiz konulan tüm eşyalar tutanakla toplanarak kamusal alanlar tekrar erişime açılacak.
Bu kapsamda vatandaşlara da önemli sorumluluk düşüyor. Yeni sistemde, sokakta gördükleri işgalleri belgelemek isteyen vatandaşlar cep telefonlarıyla fotoğraf veya video çekerek zabıta hattı 153, ilçe belediyesi sistemleri veya CİMER üzerinden şikâyetlerini iletebilecek. İhbarlar hızlıca işleme alınacak ve ilgili alanlara müdahale edilecek.
Özellikle işlek cadde ve sokaklarda sıkça karşılaşılan bu sorunun trafik düzenine de olumsuz etki yaptığı biliniyor. Araçların geçişini engelleyen, yaya güvenliğini tehlikeye atan bu işgaller, mahalle huzurunu da bozuyor.
Zabıta müdürlüklerinden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kamusal alanlar, tüm vatandaşlarımızın ortak kullanımına açıktır. Hiç kimsenin, bu alanları kendi mülkiyeti gibi sahiplenmesine izin verilmeyecek. Denetimler kararlılıkla sürecek.”
Yetkililer, bu tür eylemlerin yalnızca uyarı ile geçiştirilmeyeceğini, Kabahatler Kanunu çerçevesinde idari para cezaları uygulanacağını ve ısrarcı davrananlar hakkında adli işlem yapılabileceğini de duyurdu.
Vatandaşlar, çevrelerinde gördükleri işgalleri hızlı şekilde bildirerek çözüm sürecine katkı sağlayabilir. Unutulmamalıdır ki kamusal alanlar herkesindir ve ortak yaşam kurallarına saygı gösterilmesi gereklidir.






