Çalışmaları 10 yılı aşkın süredir devam eden TR82 Bölgesi Turizm Master Planı, Batı Karadeniz Bölgesi’nin tanıtımını artırmayı ve turizm gelirlerini yükseltmeyi amaçlıyor. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ortak finansmanıyla, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) tarafından yürütülen proje kapsamında hazırlanan plan, Çankırı, Sinop ve Kastamonu illerinin turizm hedeflerini içeren geniş kapsamlı bir yol haritası sunuyor.

KUZKA’da düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan,

"Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye yüzyılı kalkınma hamlesi programını başlattık. Mayıs'ın sonu itibariyle yeni teşvik sistemimiz yayınlandı. Yeni teşvik sisteminin 2 önemli ayağı bulunuyor. Birisi taşınma teşvikleri, diğeri de yerel kalkınma hamlesi. Yerel kalkınma hamlesi bizim bütün yaptığımız hem ülkemizi yüksek teknolojiye geçirme hamlelerinde hem de bu kalkınma hamlesini tabana ve bölgeler arası eşitsizliği giderecek şekilde yaygınlaştırma amaçlarımız için çok kritik. Eğer birinci bölgeden dördüncü ya da beşinci bölgelere bir yatırım taşınırsa bunu bir sıfırdan yatırım yapılmış gibi kabul ve teşvik edeceğiz. Dolayısıyla ikinci el de olsa birinci bölgeden taşınacak makineler, bu bölgelere gelecek yatırımları sıfırdan yapılmış yatırım gibi teşvik edeceğiz. Türkiye yüzyıllık kalkınma hamlesi programında bölgeler arası eşitsizliği giderecek önemli bir çağ başlatacağı kanaatindeyiz. İkincisi yerel kalkınma hamlesinde de her il için her sene 4 tane o ilin potansiyelini açığa çıkaracak ve o ile yapılacak dokunuşla o illerde büyük etki uyandıracak sektörleri tespit edip bu yatırımlara altıncı bölge teşvikleri vermeyi planlıyoruz. Bunu da ilk programı dün açıklandı. 81 il için 324 başlık açıklandı, inşallah bu başlıklarda da bölgemizde yapılacak illerimizdeki yatırımlarla kalkınmayı tabana yaymayı hedefliyoruz" sözleriyle teşvik sisteminin detaylarını paylaştı ve yerel kalkınma hamlesinin önemine dikkat çekti.

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan ise Türkiye’nin dünya turizminde 4. sıraya yükseldiğini belirterek,

"Dünya Turizm örgütü geçtiğimiz günlerde açıkladı, Türkiye artık dünyada en fazla turist ağırlayan 4'üncü ülke konumuna geldi. Türkiye turizmde artık dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi konumda. Türkiye'nin geldiği bu aşama ülkemizin ekonomik ve gelişimi ile cari açığın kapatılması açısından son derece kritik. Türkiye barındırdığı fırsatlar, cennet ülke olması her türlü turizm ürününe sahip olması büyük bir potansiyele, zengin bir imkana sahip olması nedeniyle bu 61 milyar dolar bizim için asla yeterli değil. Bizim çok çok daha büyük hedeflerimiz var. Türkiye içinde barındırdığı bu potansiyelle çok yakın gelecekte 100 milyar dolar turizm geliri hedefliyoruz. Biz de bu anlayıştan bu gerçekten yola çıkarak Bakanlık olarak sektörümüzle, bölgelerimizle çok güçlü işbirliği içerisinde 100 milyar ve daha üst taraflara ulaşmak için çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmekteyiz. Belirlenen hedeflere ulaşmak için Türkiye'nin tüm imkanlarını 81 ile yayıyoruz. Turizm ürününün her birinin pazarlamasını, tanıtımını yaparak ülkemize daha fazla insan çekebiliriz. Özellikle son yıllarda kültür, inanç, gastronomi, doğal güzellikler gibi saiklerle seyahat etme, 21 yıl önce tüm dünyada yüzde 7'ydi. Bugün bu oran yüzde 40'lara gelmiş durumda. Bu büyük bir pasta demek. Bugün dünyada 1,5 milyar insan seyahat ediyor, 500 milyonun üzerinde insanın artık kültür, gastronomi, inanç, doğal güzellikler gibi yerleri seyahat ettiği anlamına geliyor. Bu çerçevede Batı Karadeniz Bölgemiz, Türkiye'nin gastronomi kültür, inanç, gastronomi, doğal güzellikler açısından çok büyük potansiyele ve imkana sahip bölgelerimizin başında geliyor. Sinop, Kastamonu, Çankırı, Zonguldak, Karabük, Bolu, Düzce, kültürel zenginlik olarak baktığımızda büyük ürünler ve eserler bulunuyor. İnanç merkezi açısından özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait çok ciddi inanç merkezleri bulunuyor. Doğal güzelliğini söylememe gerek dahi yok. Dünyanın cennet köşelerinden bir tanesi bu bölge, Ilgaz gibi kış turizm merkezimiz var. Gastronomisini, mutfağını söylememize gerek yok. Olağanüstü zengin, lezzetli bir mutfağı var. Dolayısıyla elimizde müthiş bir potansiyel var. Biz bu potansiyeli inşallah nitelikli turizm ürünlerine dönüştürerek, bu anlamda dünyanın kültür, inanç, gastronomi, doğal güzellikler açısından dünyanın en gözde turizm merkezlerinden birisi yaparız" diyerek Türkiye’nin turizmdeki büyük vizyonunu anlattı.

Kuruyan Gölet ve Yeraltı Sularıyla Mücadele: Kırıkkale’de Sondaj Çalışmaları Sürüyor
Kuruyan Gölet ve Yeraltı Sularıyla Mücadele: Kırıkkale’de Sondaj Çalışmaları Sürüyor
İçeriği Görüntüle

Kastamonu Valisi Meftun Dallı da Kastamonu’nun dört mevsim turizm potansiyelini vurgularken,

"Denizi, kayak turizmi, doğa, inanç ve gastronomi turizmiyle dört mevsim turizm yapılabilir bir ilimiz. Bu potansiyeli inşallah diğer Çankırı ve Sinop illerimizle birlikte bir bütüncül bakış açısıyla bu master planının yardımcı olacağını umuyor ve diliyoruz. İş adamlarımızdan Kastamonu'ya ve diğer illerimize yatırım yapmalarını istiyoruz. Turizmde en önemli ayak tesisler, istediğiniz kadar tanıtım yapın ama insanlar geldiğinde rahatça konaklayabilecekleri, yiyip içebilecekleri, istirahat edebilecekleri tesisler yoksa maalesef söylediğiniz havada kalıyor. İlimizden memnun ayırılan herkes bir sonraki yıla yanında 10 kişiyle gelecek iken tersi olduğunda yani mutsuz bir şekilde ayrıldığında gelenlerin de bir şekilde önüne geçiyor. Onun için en başta turizm yatırımlarına ihtiyacımız var. 3 ilimizde de aynı sorunun var olduğunu düşünüyorum" ifadesiyle turizm yatırımlarına olan ihtiyacı dile getirdi.

TR82 Turizm Master Planı’nın bölge için stratejik bir sıçrama noktası olduğunu ifade eden KUZKA Genel Sekreteri Dr. Serkan Genç,

"10 yılı aşkın disiplinli bir müdahalenin doğal bir sonucu, bir üst aşamaya geçişin somut göstergesidir. 2015 yılında hayata geçirdiğimiz Bütünleşik Turizm Projesi, bölge turizmine yönelik sistematik ilk müdahalemiz oldu. Tanıtımda parçalı yapıyı ortadan kaldırarak tek elden pazarlama anlayışını benimsedik. Şehirlerimizin kurumsal kimliğini oluşturduk, destinasyonlarımızı dijital ve geleneksel araçlarla görünür kıldık. Bu adım, bölgesel turizmin dağınık yapıdan çıkıp stratejik bir çerçeveye oturtulmasında önemli bir eşikti. Kurumsal altyapının ardından odağımızı sahadaki dönüşüme yönelttik. Turistik içerik üretimini destekledik, bölgemizin potansiyelini değere dönüştürerek tanıtımdan yönetime geçtik. Bu dönemde, turizm eylem planlarını uygulamaya koyduk. 30'un üzerinde saha araştırması, analiz ve fizibilite çalışmasıyla veri temelli politika üretimi sağladık. Türkiye'de bir ilk olan Destinasyon Odaklı Mali Destek Programlarımız ile birçok önemli projeyi hayata geçirdik. Sadece altyapı yatırımı değil, hikayesi olan mekanlar ve deneyime dayalı turistik alanlar oluşturduk. Bölgenin turizmde değer üretici bir konuma gelmesiyle birlikte, bu değeri tescillemek ve görünür kılmak üçüncü evremizi oluşturdu. UNESCO adaylık süreçlerinden, Cittaslow üyeliğine, coğrafi işaretlerden AB tescil başvurularına, kültürel festivallerden güçlü aktörlerle iş birliklerine kadar çok sayıda çalışma yürüttük. Bu dönemde TR82 Bölgesi'nin, yalnızca bir potansiyel değil, tanınan ve tercih edilen bir destinasyon haline gelmesini hedefledik. Türkiye'nin şu anda açık tek turizm teşvik programı olan "Batı Karadeniz'i Keşfet" ile seyahat acenteleri üzerinden konaklamalı tur paketlerini teşvik ediyoruz. 10 yılı aşkın bu süreci geride bırakırken artık daha yüksek bir vizyona, daha bütüncül bir bakışa ihtiyacımız vardı. Tamamlamış olmaktan gurur duyduğumuz TR82 Bölgesi Turizm Master Planı, tam bu ihtiyaçtan doğmuştur. Bu plan; geçmişteki tüm müdahalelerin sentezidir, bölgesel potansiyelin stratejik yönetime dönüşmesidir, yerelin sesiyle şekillenmiş, küresel eğilimleri gözeten bir yol haritasıdır. Bugün geldiğimiz noktada, artık tanıtım yapan değil yön veren, yatırım bekleyen değil yatırımı planlayan, takip eden değil trend oluşturan bir turizm bölgesi olma yolundayız. Bu çıtayı daha da yukarı taşımak için master planı sadece bir belge değil; birlikte hayata geçireceğimiz bir vizyon olarak değerlendiriyoruz" dedi.

Plan, katılımcı anlayışla hazırlanarak kısa, orta ve uzun vadede uygulanacak 48 proje önerisi içeriyor. TR82 Bölgesi’nin doğal, kültürel ve ekonomik kaynaklarının etkin şekilde değerlendirilmesi ve bölgenin dört mevsim tercih edilen bir destinasyon haline gelmesi hedefleniyor. Ayrıca plan, destinasyonlar arası iş birliği, mevsimsellik gibi konulara da çözüm odaklı yaklaşarak, sürdürülebilir turizm modeli oluşturmayı amaçlıyor.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı