Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, Türkiye'de boşanma davalarına yön verecek yeni bir içtihata imza attı. Emsal nitelikteki karara göre, eşine “boşol, boşol, boşol” diyen bir eş, bu davranışı nedeniyle boşanma davasında kusurlu kabul edildi. Karar, Kırşehir’de görülen ve tarafların karşılıklı olarak açtığı boşanma davası sonucunda verildi.

Düğün Konvoyunu Gören Şahıs 150 Metre Koşup Kaputa Atladı
Düğün Konvoyunu Gören Şahıs 150 Metre Koşup Kaputa Atladı
İçeriği Görüntüle

İlk derece mahkemesi, tarafların birbirine karşı çeşitli kusurlu davranışlar sergilediğini tespit etti. Ancak özellikle erkek eşin, tanıkların da bulunduğu bir ortamda eşine “boşol, boşol, boşol” demesi, kişilik haklarını ihlal ettiği ve küçük düşürücü bir davranış oluşturduğu gerekçesiyle kusur olarak değerlendirildi. Mahkeme bu nedenle her iki tarafın boşanmasına karar verdi.

Kararın ardından erkek eşin avukatı, istinaf mahkemesine başvurarak kararın yeniden değerlendirilmesini talep etti. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Bunun üzerine dava dosyası temyiz edilerek Yargıtay’a taşındı.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, dosyayı ayrıntılı bir şekilde inceleyerek, özellikle eşler arasında geçen diyalogların üçüncü kişiler önünde gerçekleşmesinin evlilik birliğini zedelediğine dikkat çekti. Kararda, bu tür sözlerin eşin onurunu zedelediği ve boşanma sebebi sayılabileceği vurgulandı.

İstanbul Barosu avukatlarından Fatih Karamercan, kararın hukuken isabetli olduğunu belirterek, “Üçüncü kişilerin huzurunda bu tür ifadeler, eşin toplum içinde küçük düşürülmesine neden olur. Bu da boşanma davalarında ciddi bir kusur olarak değerlendirilmelidir” açıklamasında bulundu.

Yargıtay'ın bu içtihadı, boşanma davalarında sözlü şiddet, hakaret ve aşağılayıcı davranışların delil olarak değerlendirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Karar, benzer durumlarda mahkemelere yol gösterici olacak.

Boşanma süreçlerinde sadece fiziksel değil, sözlü şiddet ve manevi baskı da artık daha güçlü bir şekilde yargı gündeminde yer buluyor. Emsal karar, aile hukukunda kadının ve erkeğin eşit haklara sahip olduğunu ve kişilik haklarının korunması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.

Yargıtay'dan Emsal Karar “Boşol, Boşol, Boşol” Demek Boşanma Sebebidir

Kaynak: İhlas Haber Ajansı