Bursa’nın Gürsu ilçesinde 26 Temmuz’da meydana gelen ve bin 370 hektarlık ormanlık alanı küle çeviren yangının en büyük yarası çocukların kalbinde açıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi verilerine göre yaklaşık 680 bin ağacın zarar gördüğü yangında Karahıdır ve İğdir mahalleleri tahliye edilirken, metrelerce yükselen alevlere tanık olan çocuklar büyük bir travma yaşadı.
Yangının hemen ardından Gürsu Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi ekipleri, bölge halkına destek vermeye başladı. En çok etkilenen kesim olan çocuklar için ise Gürsu Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından psikolojik destek programları başlatıldı.
Karahıdır Mahallesi Muhtarı Erol Karakaş, yangın gecesini “çaresiz” olarak nitelendirerek, “Kadınları ve çocukları tahliye ettik. Biz mahallede kaldık, yangına müdahale etmeye çalıştık. O gece yaşadığımızı tarif etmek çok zor” dedi.
Belediye Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Esma Nur Kander ise çocukların travmasını hafifletmek amacıyla yürütülen çalışmaları anlatarak, “Psikolog ve çocuk gelişim uzmanlarımızla mahalleye geldik. Çocuklar etkinlik istediler; su oyunları, futbol turnuvası... Boyama etkinliklerinde ise duygularını kâğıtlara döktüler. Bir çocuğun ‘Şimdi gri, umarım yakında yeşil olur’ sözü hepimizi derinden etkiledi,” diye konuştu.
Etkinliklerde çocukların kaleme aldığı cümleler ise yaşanan felaketin duygusal boyutunu gözler önüne serdi. Bazı çocuklar boyama kağıtlarına, “Şu anki hali çok korkunç”, “Ormanın değerini bilemedik, kül oldu”, “Hemen yeşillenmeli” gibi ifadeler yazdı.
Kander, özel gereksinimli çocukların daha yoğun etkilendiğini belirterek, “Duyarlılıkları çok yüksek. Onlar için ayrıca birebir destek vereceğiz. Dileyen çocukları merkezimizde misafir etmeye hazırız” dedi.
Gürsu’da yaşanan bu büyük yangın felaketinin ardından çocukların umut dolu talepleri, yeniden ağaçlandırma sürecinin sadece doğa için değil, toplumun ruh sağlığı için de ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.