Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesinde yayımladığı kapsamlı rapor ve açıklamayla Türkiye’de öğretmenlerin içinde bulunduğu ekonomik ve mesleki çöküşü bir kez daha gündeme taşıdı. Eğitim-İş Çankırı Şube Başkanı Murat Şamasas tarafından paylaşılan açıklamada, öğretmenlik mesleğinin Cumhuriyet tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşadığı vurgulandı.

Sendikanın

“Öğretmenin Tükenen Alım Gücü” başlıklı araştırması, 58 ilden 2311 öğretmenin katılımıyla gerçekleştirildi. Rapor, öğretmenlerin geçim koşullarının her geçen gün zorlaştığını ve mesleki itibarın ciddi biçimde zedelendiğini ortaya koydu. Ankete göre öğretmenlerin yüzde 57’si kiracı ve yüzde 64’ü kira ödemekte zorlanıyor. Aynı şekilde her iki öğretmenden biri, kredi kartı borcunu ödeyebilmek için aylık gelirinin yarısından fazlasını kullanmak zorunda kalıyor; üç öğretmenden biri ise kredi kartı borcunu düzenli ödeyemiyor. Öğretmenlerin yüzde 51’i yıl içinde hiç tatil yapamıyor ve yüzde 48’i gelirinin giderini karşılamadığını belirtiyor.

Raporun en çarpıcı verilerinden biri ise öğretmenlerin yüzde 93’ünün tasarruf yapamaması. Ayrıca dört öğretmenden biri geçinebilmek için ek iş yapmak zorunda kalırken, ek iş yapanların bir kısmı kendi mesleğiyle ilgisi olmayan alanlarda çalışıyor. Eğitim harcamaları da aileleri zorluyor; öğretmenlerin yüzde 40’ı çocukları için aylık 15.000 TL’nin üzerinde eğitim masrafı yaptığını bildiriyor.

Çankırı Karatekin Üniversitesi’nde 15 Seminerlik Tarih Atölyesi Yoğun İlgiyle Son Buldu
Çankırı Karatekin Üniversitesi’nde 15 Seminerlik Tarih Atölyesi Yoğun İlgiyle Son Buldu
İçeriği Görüntüle

Eğitim-İş, öğretmenlerin ekonomik krizle birlikte meslek onurunun da hedef alındığını belirterek Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ayrıştırıcı yapısına dikkat çekti. Sendika, öğretmenlerin itibarını zedeleyen uygulamalara karşı kararlılıkla mücadele edeceğini duyurdu.

Açıklamada, mesleğin yeniden saygın bir konuma kavuşması için talepler de sıralandı. Sendika; insanca yaşayacak ücret, kadrolu-güvenceli atama, liyakate dayalı yönetici atamaları, ek ders ücretlerinin artırılması, din eksenli eğitim politikalarına son verilmesi ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddete karşı etkili önlemler alınmasını istedi.

Murat Şamasas, tüm eğitim emekçilerini örgütlü mücadeleye çağırarak, “Öğretmenler bu toplumun aydınlık yüzüdür ve hiçbir baskı onları yıldıramayacaktır” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi