SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Göktürk Erdoğan, çocukluk çağında sıkça karşılaşılan döküntülü hastalıklar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Döküntülerin çoğu zaman viral enfeksiyonlara bağlı olarak ortaya çıktığını vurgulayan Erdoğan, doğru değerlendirme yapılmasının erken tanı ve tedavi açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti.
Uzm. Dr. Erdoğan, döküntülerin deride kızarıklık, kabarıklık, içi sıvı dolu lezyonlar, pullanma ya da noktasal kanamalar şeklinde görülebileceğini belirterek, “Bir döküntüyü değerlendirirken başlangıç şekli, vücuttaki yayılımı, rengi, ateşin eşlik edip etmediği, ilaç kullanımı ve temas öyküsü mutlaka sorgulanmalıdır” dedi.
Çocukluk çağında en sık görülen döküntülü hastalıklardan birinin el ayak ağız hastalığı olduğunu ifade eden Erdoğan, bu hastalığın ağız içinde ağrılı yaralar ile el içi ve ayak tabanlarında içi su dolu kabarcıklarla seyrettiğini söyledi. Hastalığın genellikle 7–10 gün içinde iz bırakmadan iyileştiğini ancak sıvı alımının azalmasına bağlı dehidratasyon riskine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Kızamık hastalığının ise yüksek ateş, öksürük, burun akıntısı ve göz kızarıklığı ile başladığını belirten Erdoğan, kulak arkasından başlayıp tüm vücuda yayılan döküntülerin hastalığın tipik bulgusu olduğunu aktardı. Kızamıkçığın genellikle daha hafif seyrettiğini ancak gebeliğin ilk aylarında geçirilmesinin bebek için ciddi riskler taşıdığını söyledi.
Ayrıca eritema infeksiyozum, roseola infantum ve suçiçeği gibi hastalıkların da çocuklarda yaygın olarak görüldüğünü ifade eden Erdoğan, bu hastalıkların çoğunun uygun bakım ve takip ile iz bırakmadan iyileştiğini kaydetti.
Ebeveynlere de önemli önerilerde bulunan Uzm. Dr. Erdoğan, çocukların tırnaklarının kısa tutulması, kaşıntı için hekimin önerdiği ürünlerin kullanılması, bol sıvı tüketiminin sağlanması ve bulaşıcılık nedeniyle okul dönüşleri konusunda mutlaka hekime danışılması gerektiğini belirtti.
Son olarak aşılamanın önemine dikkat çeken Erdoğan, “Kızamık, kızamıkçık, suçiçeği ve kabakulak gibi birçok döküntülü hastalık, rutin aşı programları sayesinde büyük ölçüde önlenebilmektedir. Aşılar sadece bireysel değil, toplum sağlığı açısından da hayati öneme sahiptir” dedi.




