Günümüzde sosyal medya hayatımızın ayrılmaz bir parçası hâline gelirken, uzmanlar sürekli bildirim almanın ve başkalarının hayatlarını izlemenin kaygıya yol açabileceği konusunda uyarıyor. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Psikolog Beste Çokaygil, dijital detoksun önemine dikkat çekerek, “Ekrandan uzak geçirilen kısa molalar farkındalığı artırır, stresi azaltır ve gerçek sosyal ilişkilerimizi daha çok aktif tutmamızı sağlar” dedi.
Psikolog Çokaygil, uyanır uyanmaz telefona sarılmak, boş anlarda ekran kaydırmak ve günün yorgunluğunu ekran karşısında sonlandırmanın yaygın bir davranış haline geldiğini belirtti. “Sürekli bağlı olma hâli, beynin dinlenmesine izin vermiyor. Bildirim sesleriyle artan uyarılmışlık, zihnimizde sürekli ‘hazır ol’ modu oluşturuyor. Sosyal medya ayrıca başkalarının hayatlarını olduğundan daha ideal görmemize yol açarak kıyaslama ve yetersizlik duygularını tetikleyebiliyor” diye konuştu.

Yoğun sosyal medya kullanımının dikkat dağınıklığı, stres, uyku problemleri, kaygı ve benlik algısında bozulmalara yol açtığını ifade eden Çokaygil, dijital detoksun bu noktada devreye girdiğini vurguladı. Belirli süre ekranlardan uzak kalmanın zihinsel bir mola sağladığını ve sağlıklı sınırlar oluşturduğunu söyledi.
Dijital detoks önerileri arasında günün belirli saatlerinde telefonu kullanmamak, örneğin sabah uyanınca ilk 30 dakika ve gece uyumadan önceki 1 saati ekransız geçirmek bulunuyor. Haftada bir gün sosyal medyaya hiç girmemek, yalnızca önemli uygulamaların bildirimlerini açık bırakmak ve telefon kullanımını zamanlayıcı ile takip etmek de faydalı adımlar arasında. Ayrıca kitap okumak, yürüyüş yapmak, günlük yazmak veya hobilere zaman ayırmanın zihni dinlendirdiğini belirtti.
Psikolog Çokaygil, “Kendinize küçük hedefler belirleyerek ekran sürenizi yavaş yavaş azaltabilirsiniz. Bu sayede hem stresiniz azalır hem de gerçek sosyal ilişkileriniz güçlenir” diyerek dijital detoksun yaşam kalitesini artıran etkisine dikkat çekti.



