ÖZEL HABER/Çankırı, Türkiye’nin dört bir yanından gelen gazetecileri ağırladı! Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği (TİGAD) tarafından düzenlenen Genel Kurul Toplantısı ve Yeni Nesil Gazetecilik Çalıştayı, geniş katılımla Çankırı’da gerçekleştirildi.

110 gazetecinin katıldığı etkinlik, şehrin tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerinin keşfedilmesine de fırsat sundu. Çalıştayın ardından gazeteciler, Çankırı’nın tarihi mekanlarını gezerek, yöresel lezzetleri deneyimledi. Bu eşsiz deneyimler, farklı medya kuruluşlarında haber ve köşe yazılarıyla geniş kitlelere ulaştırıldı.

Gazeteci Özlem Özcan, Çankırı’daki izlenimlerini Kırıkkale Haber Ajansı’nda "Kıskandım Seni Çankırı" başlıklı köşe yazısıyla paylaştı. Çankırı’nın doğal güzellikleri, kültürel mirası ve misafirperverliğine hayran kaldığını belirten Özcan, şehri “keşfedilmeyi bekleyen bir hazine” olarak tanımladı.

TİGAD Çalıştayı, sadece gazetecilik mesleğinin geleceği açısından değil, Çankırı’nın tanıtımı açısından da büyük bir fırsat sundu. Çalıştaya katılan gazeteciler, Çankırı’nın turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, şehrin daha fazla ön plana çıkması gerektiğine dikkat çekti.

Gazeteci Özlem Özcan Çankırı’yı “KISKANDIM SENİ ÇANKIRI” başlığı ile anlattığı işte o yazı;

KISKANDIM SENİ ÇANKIRI

Sıkı takipçilerim fark etmiştir. Geçtiğimiz hafta sonu üyesi ve Kırıkkale temsilcisi olduğum TİGAD yani Türkiye İnternet Gazetecileri Derneği’nin genel kurul ve düzenlemiş olduğu çalıştay sebebiyle Çankırı’daydım.

Benim gibi Türkiye’nin çok farklı noktalarından gelmiş meslektaşlarım ile bir araya gelip, mesleki problemlerimizi, yerelde gazeteci olmanın aşılması gereken güçlükleri ile ilgili tecrübe paylaşımı yapılırken, zihnimde ziyadesiyle beni mahcup eden tek bir soru dönüp durdu.

“Hayatıma bu kadar yakın bir şehir, gönlüme nasıl bu kadar uzak olurdu”

Oysa yaşadığım şehre sadece 100km mesafede olan Çankırı, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle insanoğlunun ömrün de bir kez de olsa ziyaret etmesi gereken bir kentmiş.

Her ne kadar Uçağı olup havalimanı, gemisi olup denizi olmasa da Tuz Mağarası hem sağlık turizmi hem de görsel şöleniyle görülmesi gereken yerlerden sadece bir tanesi. Türkiye’nin en büyük Yaren Çadırı olma özelliği ile Gürpınar köyünün gözdesi bir geleneğin en önemli temsilcisinden tutun da, Taş Mescit’e kadar hepsi birbirinden değerli. Ve kesinlikle Çankırı karış karış gezilip görülmeli.

Beni kıskandıran şey elbette Çankırı’nın sahip olduğu kıymetli tarihçe, ya da doğal güzellikleri değil. Beni kıskandıran; Üniversite yönetiminden Valiliğine, il bürokratlarından siyasetçisine varana kadar her bir birimin  uyum içerisinde Çankırı’nın hak ettiği değeri bulabilmesi için mücadele ediyor olmasıydı. Bizi misafir eden her bir kurum ve görevlilerinin; onlarca gazeteciye yaşadıkları şehri anlatmaktan ziyade, gurur duydukları tarihi geçmişleri, yaşatmaya çalıştıkları geleneklerini ve temsil ettikleri kurumların şehre katkı sunması için geliştirdikleri projeleri paylaşırken, gözlerinde gördüğüm heyecan ve samimiyet beni çok etkiledi.

Maalesef bu samimi uyum ve çalışma ahengini her şehirde yakalamak mümkün olmuyor. En azından benim yaşadığım şehirde bu işler böyle dönmüyor. Bu yüzden olsa gerek hem mahcubiyet, hem kıskançlık arasında gitti geldi duygu durumum. Düşünsenize Şırnak’tan, Mardin’den hatta Brüksel’den gelen meslektaşımla aynı anda gördüm ve tanıdım Çankırı’yı. Benim için bundan daha büyük ayıp var mı?

O yüzdendir ki aldığım anlamlı hayat dersi sebebiyle TİGAD Başkanı Sayın Okan Geçgel Beyefendi başta olmak üzere, bizi tüm samimiyetiyle ağırlayan Sayın Çankırı Valisi ve Siyasetçilerine, meslektaşlarım Bayram Polat ve Sedat Öztürk Beyefendilere çok teşekkür ederim.

Kıskandım Seni Çankırı…

Şehit babasından yürek sızlatan sözler: "Burası bizim çatısız evimiz" Şehit babasından yürek sızlatan sözler: "Burası bizim çatısız evimiz"

HABER: Burak Kaya

Kaynak: Burak Kaya