Ilgazlı Hacı Baba’nın Manevi Mirası Yaşatılıyor
ÖZELHABER/ Çankırı’nın Ilgaz ilçesine bağlı Aşağıdere köyünde 1890 yılında dünyaya gelen Hafız Ahmet Abduşoğlu, bilinen adıyla Ilgazlı Hacı Baba, bugün yalnızca Çankırı’da değil, Türkiye genelinde hatırlanan ve hürmetle anılan bir manevi önder. Hayatı boyunca sade yaşamı, derin ilmi ve yetiştirdiği talebelerle iz bırakan Hacı Baba, yeni nesillere aktarılmak üzere yeniden gündemde.
Günümüzde Çankırılıların göçle birlikte İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok şehirde büyük bir nüfus gücüne ulaşması, bu manevi mirasın korunup yaşatılmasını daha da önemli hale getiriyor. Beşeri, iktisadi ve kültürel olarak bu birliğin devamı, Çankırı’nın tarihi ve manevi değerlerinin gelecek kuşaklara aktarılmasıyla mümkün.
Bu bağlamda Emir Karatekin Bey'den Hacı Murad-ı Veli’ye, Sarı Yanık Baba’dan Toprak Baba’ya kadar pek çok Çankırılı gönül büyüğünün yanı sıra Ilgazlı Hacı Baba’nın da manevi mirasının yaşatılması, yerel topluluklar tarafından sahipleniliyor.

Hacı Baba'nın Hayatı ve Eğitim Süreci
Ahmet Abduşoğlu, henüz 7 yaşında hafızlığını tamamladıktan sonra, babasını küçük yaşta kaybedince annesi Ayşe Hanım tarafından İstanbul’daki Fatih Medresesi’ne gönderildi. Burada tasavvuf, hadis, mantık ve fenni ilimlerde eğitim aldıktan sonra memleketi Ilgaz’a dönerek hizmet etmeye başladı. Ilgaz’da bir dönem imam hatiplik ve adliye kâtipliği yaptı, sonrasında ise serbest olarak arzuhalcilikle geçimini sağladı.
1950 yılından itibaren kendisini tamamen talebe yetiştirmeye adayan Hacı Baba, iki evlilik yapmış ve altı evlat sahibi olmuştur. Mütevazı kişiliğiyle tanınan Hacı Baba, kimsenin elini öptürmez, evlerde fotoğrafının bulunmasını istemezdi. Vefatından önce mezarının da sade olmasını vasiyet etmiş, kabri bugün Ilgaz’ın Cendere köyünde sade bir şekilde ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Zekai Sarsılmaz Hoca’nın Hürmeti
Ankara Hacı Bayram Camii'nin uzun yıllar başimamlığını yapan Zekai Sarsılmaz Hoca Efendi, Ilgazlı Hacı Baba’ya büyük hürmet gösterirdi. Hacı Baba camiye geldiğinde arkalarda mütevazı şekilde saf tutarken, Zekai Hoca onu hisseder, yanına gidip elini öperdi. Bir cemaat sorusuna verdiği “Okyanus dururken dere çağlamaz” sözüyle de Hacı Baba’nın ilmini takdir ettiğini ifade etmişti.

Nesilden Nesile Aktarılacak Bir Miras
Hacı Baba’ya dair elimizdeki en kapsamlı yazılı kaynak, merhum Prof. Dr. Abdulkerim Abdulkadiroğlu tarafından kaleme alınan “Ilgazlı Hacı Baba” adlı eserdir. Kitabın takdim yazısında da ifade edildiği gibi, “Hacı Baba’yı sevmek lafta kalmamalı, baş tacı edilmeye layık bir şahsiyet olarak nesilden nesile aktarılmalıdır.”

Çankırı'nın Eksi Tarihini İlgilenen Araştırmacı-Yazar Metin Yılmaz;
“Ilgazlı Hacı Baba, sadece bir alim değil, aynı zamanda Çankırı’nın manevi hafızasında yaşayan bir gönül insanıdır. Onun hikayesi, Anadolu irfanının ve ahlakının özüdür. Bugün teknolojinin ve hızın hüküm sürdüğü çağda, Hacı Baba gibi sade, ama derin insanlar toplumun vicdanına yeniden hatırlatılmalıdır. Gençlerimize rol model olabilecek bu tür şahsiyetleri yaşatmak bizim asli görevimizdir. Bu vesileyle onun hayatını belgeleyen Abdulkerim Abdulkadiroğlu hocamıza ve bu kıymetli mirası yaşatmaya çalışan herkese minnettarım.” dedi.




