Türkiye’nin önde gelen sosyologlarından biri olan Doç. Dr. Ali Kemal Özcan, özellikle milliyetçilik, ulus-devlet, sivil toplum ve Dersim Aleviliği üzerine yaptığı çalışmalarla tanınıyor. 1959 yılında Tunceli’nin Kardere köyünde dünyaya gelen Özcan, hem akademik kariyeri hem de toplumsal meselelere olan ilgisiyle dikkat çeken bir isim. Peki, Ali Kemal Özcan kimdir? Hangi alanlarda çalışmalar yapmıştır? İşte detaylar…
Ali Kemal Özcan kimdir?
Ali Kemal Özcan, 1959 yılında Tunceli’nin Kardere köyünde doğdu. Orta öğrenimini Elazığ’da tamamladıktan sonra, 1982 yılında Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden lisans derecesi aldı. Lisans eğitiminin ardından 13 yıl boyunca çeşitli çalışmalar ve siyasi faaliyetlerde bulundu. Ancak akademik ilgisini kaybetmeyen Özcan, 1995 yılında Birleşik Krallık’taki Kent Üniversitesi’nde siyaset felsefesi alanında yüksek lisans eğitimine başladı. Bu süreçte, 1996 yılında Şam’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile detaylı röportajlar yapma fırsatı buldu. Bu röportajlar, onun akademik çalışmalarının temelini oluşturdu.
2003 yılında Kent Üniversitesi’nden sosyoloji alanında doktora derecesi alan Özcan, akademik kariyerine hızla devam etti. Yüksek lisans tezini temel alan “Humanisation Movement” adlı kitabı 1999’da, doktora tezinin güncellenmiş versiyonu olan “Turkey’s Kurds: A Theoretical Analysis of Abdullah Öcalan and the PKK” ise 2006 yılında yayımlandı. Bu kitaplar, uluslararası alanda büyük ilgi gördü ve Özcan’ın akademik kimliğini pekiştirdi.
Ali Kemal Özcan, doktora sonrası dönemde Tunceli Üniversitesi’nde (şimdiki adıyla Munzur Üniversitesi) görev almaya başladı. Burada sosyoloji bölüm başkanı ve rektör danışmanı olarak çalıştı. Özcan, özellikle milliyetçilik, ulus-devlet, sivil toplum ve Dersim Aleviliği gibi konular üzerine odaklandı. Ayrıca, PKK ve lideri Abdullah Öcalan üzerine yaptığı araştırmalarla da tanındı.
Özcan’ın çalışmaları, PKK’nin ideolojisi, örgüt yapısı ve Öcalan’ın liderlik rolüne dair derinlemesine analizler içeriyor. 1996 yılında Şam’da Öcalan ile yaptığı röportajlar, bu çalışmaların önemli bir parçasını oluşturdu. Özcan, bu röportajlarda Öcalan’ın görüşlerini birinci elden kayda geçirerek, akademik literatüre önemli bir katkı sağladı.
Ali Kemal Özcan, 2013 yılında Türkiye ile PKK arasında başlatılan barış sürecinde aktif bir rol oynadı. Hem akademisyen hem de gözlemci olarak bu sürecin içerisinde yer aldı. Haziran 2019’da İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimleri öncesinde, Abdullah Öcalan’ı İmralı Cezaevi’nde ziyaret etti. Bu görüşmenin ardından, Öcalan’ın Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) seçimlerde tarafsız kalmalarını önerdiği mektubunu kamuoyuna okudu. Özcan, barış sürecine destek verirken, HDP lideri Selahattin Demirtaş’ın tutumunu eleştirdi.
Özcan’ın barış süreci ve PKK’nin geleceği üzerine yaptığı analizler, hem akademik çevrelerde hem de toplumsal alanda geniş yankı buldu. Munzur Üniversitesi’ndeki görevine devam eden Özcan, toplumsal ve siyasi meseleleri akademik bir perspektifle ele almayı sürdürüyor.
Ali Kemal Özcan’ın uluslararası alanda yayımlanan kitapları ve akademik makaleleri, onun sosyoloji ve siyaset bilimi alanındaki yetkinliğini gösteriyor. “Turkey’s Kurds: A Theoretical Analysis of Abdullah Öcalan and the PKK” adlı kitabı, PKK’nin yapısı ve ideolojisi üzerine yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri olarak kabul ediliyor. Ayrıca, Dersim Aleviliği ve Kürt meselesi üzerine yaptığı çalışmalar, bu alanlarda önemli bir boşluğu doldurdu.
Ali Kemal Özcan hangi partiden?
Ali Kemal Özcan, herhangi bir siyasi partiye resmi olarak üye olduğunu belirtmemiştir. Akademik kariyeri boyunca siyaset ve toplumsal meseleler üzerine çalışmalar yapmış, özellikle PKK ve Abdullah Öcalan ile ilgili analizleriyle tanınmıştır. Ancak doğrudan bir siyasi partiye bağlı olduğu yönünde kesin bir bilgi bulunmamaktadır.
2019 yılında Abdullah Öcalan’ın mektubunu kamuoyuna açıklaması nedeniyle farklı siyasi çevrelerden çeşitli yorumlar almış, ancak kendisi akademik bir perspektiften olayları değerlendirdiğini ifade etmiştir.
Ali Kemal Özcan ne iş yapıyor?
Ali Kemal Özcan, akademisyen ve sosyolog olarak çalışmaktadır. Munzur Üniversitesi'nde (eski adıyla Tunceli Üniversitesi) öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Aynı zamanda sosyoloji bölüm başkanı ve rektör danışmanı olarak da görev almıştır. Çalışma alanları arasında milliyetçilik, ulus-devlet, sivil toplum ve Dersim Aleviliği gibi konular bulunmaktadır. Özellikle PKK ve Abdullah Öcalan üzerine yaptığı akademik çalışmalarla tanınmıştır.
Bunun yanı sıra, 2019 yılında Abdullah Öcalan’ın İmralı Cezaevi'nde yazdığı mektubu kamuoyuna duyurmasıyla siyasi tartışmaların içinde de yer almıştır. Ancak kendisi esas olarak akademik çalışmalara odaklanmış bir isimdir.
